Geçen hafta yerel gazetelerde küçük bir haber yer aldı. ‘’BEYSİ, Anayasa paneli düzenliyor’’ şeklinde verilmişti bu haber.
Doğrusu haberi okuduğumda ‘Beylikdüzü’nde kim, kaç kişi katılır bu panele’ diye düşündüm.
Adnan kahveci Mahallesi, Pınarkule İlköğretim Okulu’nda yapılacak bir panele çok kimse katılmaz diye geçirdim içimden.
Beylikdüzü Sivil İnisiyatif grubunun düzenlediği bu panele gittiğimde, çok sayıda katılımcıyı görünce yanıldığımı anladım ve sevindim.
Panel başlayınca YAP’ın, yeni anayasa yapılması ile ilgili Türkiye genelinde 13. panelini yaptığını öğrendim.
Moderatörlüğünü Ruşen Tekeş Çalıkuşu’nun yaptığı panelde, Prof. Ahmet İnsel, Doç. Dr. Bekir Berat Özipek ve Av. Ahmet Uçum konuşmacıydılar. Birbirinden değerli görüşleri, çok kısa olarak sundular. Çünkü daha çok halkın, katılımcıların düşüncelerini almak istiyorlar.
Yeni Anayasa Platformu halkın bu konudaki düşüncelerini ‘’Anaysa Çalışma Grubu’’na iletiyor. Bu panellerdeki düşünceler burada derlenip, bir metin haline getiriliyor ve yeni anaysa hazırlanırken dikkate alınıyor. Tabii ki bu grubun hazırlayacağı anayasa taslağında.
Çeşitli platform ve grupların çalışmaları da anaysa yapıcılarına sunulacak. Yeni anayasanın bu düşünce ve öneriler doğrultusunda yapılması sağlanacak.
Bunun için halkın bu tür toplantılara katılması ve düşüncelerini dile getirmesi çok önemli. Eğer halk hazırlanmasına katkı sunduğu bir anayasa yapıldığını görürse, bunun birçok yararı olacak.
Panelde de belirtildiği gibi, bir defa Halkın ‘’bizim’’ diyebileceği bir anayasası olacak.
İkincisi devletin vatandaşa dayattığı bir sözleşme olmayacak bu anayasa. Halkın birlikte hazırladığı, bir halk anayasası yapılmış olacak. Böylece bu anayasada devlet baskısı olmayacak. İçinde yasakların olmadığı, devletin halktan uymasını istediği kurallar nizamnamesinden olmayacak yeni anayasa.
Panelistlerden Berat Özipek’in de dedi gibi; ‘’bugüne kadar bizim hiç anayasamız olmadı.’’ Yani hiç halkın anayasası olmadı.
Anayasa dediğin devletle kişiler arasındaki ilişkileri düzenleyen bir sözleşme ise, bunun hazırlanmasında halka hiç rol verilmedi. Devleti temsil edenler hazırladı, halktan kabul etmesi istendi. Bazen de istenmedi, uyması emredildi.
‘Halk bu işten ne anlar’ diye bakıldı. Şimdi bu çalışmalarla halk, bu işten anladığını ortaya koyuyor ve söz sahibi olmak istiyor.
Av. Ahmet Uçum da diyor ki; ‘’Bugüne kadar devlet hazırladığı anayasalarla, nasıl bir toplum istediğini ortaya koydu. (Toplumu devlet tasarladı) Şimdi halk bu anayasa hazırlıkları ile nasıl bir devlet istediğini ortaya koyuyor. Yani devleti halk tasarlayacak.’’
Prof. Ahmet İnsel bu çalışmaları şöyle özetledi; ‘’Bilenle bilmeyenin farkı olmadığı, halkın istediği her şeyi söyleyebildiği bir ortamdayız. Bu süreçte herkes, biz neyiz, kimiz, ne olmak istiyoruz sorularını kendisine sormalı ve düşüncesini yüksek sesle söylemelidir. Eğer katkı sunarsan sahiplenirsin, korursun. Onun için ‘bizim’ diyebileceğin bir anayasada senin de katkın olsun.’’
Bir anayasada üç ana tema yer alır. Temel hak ve hürriyetlerin esasları ile siyasi yapı ve idari yapı.
Panelde daha önce yapılan toplantılarda kamera ile kaydedilmiş, halkın nasıl bir anayasa istediği ile ilgili birer cümleden oluşan düşünceleri de sunuldu. Çok çarpıcı talepler var.
Benim gördüğüm talep eden bir toplum var. Ne istediğini bilen, artık devletin yaptığını sorgulayan, kendi talebini dile getiren ve istediği yaşam biçimini belirten bir toplum var.
Bu çalışmaları görünce, yürekten sevinç duydum. Duygulandım.
Bu çalışmaların toplumun derinliklerine kadar inmesini çok arzu ediyorum.
Biat kültürüne sahip halk tabakalarının da taleplerini dile getirmesini, kendisine sunulanı kabul etmekten ziyade, ‘sosyal sözleşme’de olması gerekenleri belirlemesi, bu çalışmalara katkı sunmasını çok önemsiyorum.
Bu toplumun değişmesine de katkı sunacaktır. Bunun için bu tür çalışmaların her mahallede yapılmasını önerdim. Bu toplantılardaki düşünceler de bu çalışma gruplarına iletilmeli.
Ben, anayasa çalışma grubuna, Yeni Anayasa Platformuna, bu doğrultuda emek veren herkese çok teşekkür ediyorum.
Şimdi sıra yerel sivil Toplum örgütlerinde, halkın bu doğrultudaki taleplerini iletmesine olanak sağlayın ve bunları ilgili gruplara ulaştırın.
Nusret Yılmazer
yilmazernsuret@hotmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder