2 Ocak tarihinde Beylikdüzü Belediye Meclisi’ni izliyorum.
Belediye Meclis gündemini en uzun meşgul eden konu trafikti. Aslında trafik
konusu meclisi en uzun meşgul etmeye değer bir konu. Zira Trafiği en rahat olan
ilçe Beylikdüzü’nde de trafik Arapsaçına döndü.
Artık kent içi trafiğinde bile illallah denilen duruma gelindi. Zira
yeni inşaatların topraktan biter gibi çoğalmasının yanında alınan göçlerle
trafik alt yapısının bu trafiği kaldırması pek mümkün değil. Bunun üzerine
Büyükşehir Belediyesi’nin kentin en önemli kavşaklarında yaptığı çalışmayı da
eklediğinde trafik iyice karmaşaya dönüyor.
Her ilçede olduğu gibi Beylikdüzü’nde de bazı ana yollar
Büyükşehir Belediyesi ne aittir. Bu caddelerde her türlü çalışmayı Büyükşehir
Belediyesi yapar. Beylikdüzü’nde de bu alanda bazı çalışmalar yaptı ama bu
çalışmalar trafiği rahatlatmadan çok trafik karmaşasının artmasına katkı sundu.
Büyükşehir Belediyesi, E 5’ten Beylikdüzü’ne girişteki ana
kavşak olan Bizimkent kavşağında bir
süredir bir çalışma yapıyor. E 5’ten gelenler Bizimkent kavşağından sola
dönebiliyor ancak, Atatürk Bulvarından ve Büyükşehirden gelenler bu kavşaktan
sola dönemez oldu. Büyükşehir Belediyesi bu dönüşü kapattı. Burada yapılması
gereken dönüş Yaşam Vadisinin oradaki fıskiyeli kavşaktan dönmeye zorlandı.
Böyle olunca derviş Eroğlu caddesi ile Atatürk Bulvarının birleştiği yerde
trafik sorunu yaşanmaya ve hatta trafik sorununun hiç yaşanmadığı Derviş Eroğlu
caddesinde önemli trafik sorunu yaşanmaya başlandı. Yaşam Vadisi’nin oradaki
fıskiyeli kavşak acayip tıkanır oldu.
Aynı sorun Adakent kavşağında da yaşanıyor. Zira Büyükşehir
Belediyesi orada da benzer bir çalışma yapıyor. Bu çalışmalar Beylikdüzü’nde
trafiğin rahatlamasına katkı sunmadığı gibi sorunların büyümesine neden oldu.
5M Migros’un bulunduğu Organize Sanayi’ye giden ana caddede
benzer trafik sorunu yaşanıyor. Yani Beylikdüzü’nde trafik çile olmaya başladı.
Trafikle ilgilenenler bu konuda çözüme katkı sunacak bir çalışmayı henüz hayata
geçirmediler. Sadece bazı dönüşleri iptal ediyorlar. Mesela Atatürk Bulvarında
Cumhuriyet Mahallesi Muhtarlığının yanından çamlık Caddesi’ne dönüş vardı. Bu
dönüş de kapandı. Halbuki burası ışıklı kavşaktı ve kameralar çalışıyordu. Yani
hatalı dönüşlere cezalar kesiliyordu. Işıklı geçiş kontrol sistemi devam
etmesine rağmen Büyükşehir Belediyesi bu
dönüşü de kapattı. Ancak Büyükşehir’in kapattığı bu dönüşler trafiğin rahatlamasını
sağlamadı. Bunları Büyükşehir yetkilileri görmez mi? İnceleyip gereğini niçin
yapmazlar anlamış değilim.
Beylikdüzü Belediyesinde tartışmaya neden olan biraz da
Büyükşehir’in bu çalışmaları idi. AK parti İlçe Başkanı bir kamu yetkilisi gibi
sarı yeleği giymiş ve bu çalışmaların başında durmuş, fotoğraf çektirmiş.
Sosyal medyada paylaşmış. Bu çalışmanın sebebi ve yetkilisi benim demeye
getirmiş. CHP grup sözcüsü bunu söyleyince başta Ebru Habip olmak üzere Ak
Partililer de seslerini yükselttiler, “tabi yapacak size mi soracaktı” falan
diye.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hem konuyu
tartıştırmamak için, hem de trafikte birlikte çalışmanın önemini vurgulamak
için bir konuşma yaptı. Bir Avrupa Şehrine gittiğinde oranın Ulaşım daire
başkanının kendisine, ülkelerindeki trafik sorunuyla ilgili olarak; “trafikle
ilgili kanunların kolay değişemediğini, zira bunlar partilerin kafalarına göre
yapacağı çalışmalar olmadığını, trafiğin milli afet programı gibi siyaset üstü
bir konu olarak ele alındığını, bundan da kendisinin çok etkilendiğini”
söyledi.
“Belediye başkanı olduğundan beri İstanbul Büyükşehir
Belediyesi ile trafikte ortak çalışılması konusunda fikir birliği yaptıklarını,
ancak bunun pratiğe yansımadığından” şikayetçi oldu. Aynı Büyükşehir Belediyesi’nin
“Beylikdüzü Metro hattının hayata geçmemesinin sebebi olarak kendilerine Kanal
İstanbul projesinin netleşmesinin beklendiğinin söylediği “bilgisini verdi.
Yani il ve ilçe belediyesinin çalışmalarda uyumlu olmanın
şart olduğunu, ancak pratikte kurumların uyumlu çalışmayı rafa kaldırdığını
söyledi.
CHP grup sözcüsü Doğan Subaşı da Büyüşehir Belediyesi’nde
trafik komisyonunda görev aldığını, “orada komisyonda muhalefetten bir kişinin
yer aldığını, ama Beylikdüzü’nde muhalefetten iki üyeye yer verdiklerini”
anlatarak daha demokratik davrandıklarını söyledi.
Ve elbette buna Ak parti grubundan hemen itirazlar geldi,
“efendim encümende de bu duyarlılığı bekleriz” diye. Sanki kendileri iktidarda
olduğu yerde bu kadar demokratik davranıyorlarmış gibi!
Ülkemizin temel sorunu bu anlayış olduğu kanısındayım..
Kimse kendi anti demokratlığını görmüyor. Herkes kendisine demokratik
davranılmasını istiyor yalnızca. Kim
nerede iktidarda ise orada muhalefete demokrasi yok, halk bizi yetkilendirdi
anlayışı hakim. Bunu kimse görmüyor, herkesin gözü kapalı aklı yok sanılıyor.
Siyasete güven de burada kaybolmaya başlıyor zaten.
Beylikdüzü’nde her gün daha da karmaşık hale gelen trafik
iktidarın da muhalefetin de ortak sorunu olmalı. Bunlar yerel siyasetçi
olduğuna göre ikisinin de önceliği buradaki trafik sorununun çözümü olmalı.
Rahata kavuşmayan trafik, siyasetçi olarak onların başını ağrıtacaktır. Bu
sorunu birlikte çözmelidirler. Ancak biz bu duyarlılığı görmüyoruz.
Beylikdüzü’nde her iki partinin temsilcilerinin olduğu bir
trafik komisyonu var. Bu komisyon bu konuda ne söylemiş biz bunu mecliste
öğrenemedik. Ancak atışmaları ve sataşmaları gördük.
Siyaset halk için, halkın sorunlarını çözmek için
yapılmalıdır. İktidar olan da muhalefet olan da bu konuda ne yaptıklarını
anlatmalı, nelerin niçin yapılamadığı konusunda bilgi vermeli ve siyaset, herkesin
üstüne düşeni yaptığı bir arena olmalıdır. Siyaset birbirine laf yetiştirme,
lafla galip gelme alanı olmamalıdır. Halk sizden çaba ve çözüm bekler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder