2 Ocak 2018 Salı

BEYLİKDÜZÜ BELEDİYE MECLİSİ VE TRAFİK SORUNU

2 Ocak tarihinde Beylikdüzü Belediye Meclisi’ni izliyorum. Belediye Meclis gündemini en uzun meşgul eden konu trafikti. Aslında trafik konusu meclisi en uzun meşgul etmeye değer bir konu. Zira Trafiği en rahat olan ilçe Beylikdüzü’nde de trafik Arapsaçına döndü.  Artık kent içi trafiğinde bile illallah denilen duruma gelindi. Zira yeni inşaatların topraktan biter gibi çoğalmasının yanında alınan göçlerle trafik alt yapısının bu trafiği kaldırması pek mümkün değil. Bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi’nin kentin en önemli kavşaklarında yaptığı çalışmayı da eklediğinde trafik iyice karmaşaya dönüyor.  
Her ilçede olduğu gibi Beylikdüzü’nde de bazı ana yollar Büyükşehir Belediyesi ne aittir. Bu caddelerde her türlü çalışmayı Büyükşehir Belediyesi yapar. Beylikdüzü’nde de bu alanda bazı çalışmalar yaptı ama bu çalışmalar trafiği rahatlatmadan çok trafik karmaşasının artmasına katkı sundu.
Büyükşehir Belediyesi, E 5’ten Beylikdüzü’ne girişteki ana kavşak olan Bizimkent kavşağında  bir süredir bir çalışma yapıyor. E 5’ten gelenler Bizimkent kavşağından sola dönebiliyor ancak, Atatürk Bulvarından ve Büyükşehirden gelenler bu kavşaktan sola dönemez oldu. Büyükşehir Belediyesi bu dönüşü kapattı. Burada yapılması gereken dönüş Yaşam Vadisinin oradaki fıskiyeli kavşaktan dönmeye zorlandı. Böyle olunca derviş Eroğlu caddesi ile Atatürk Bulvarının birleştiği yerde trafik sorunu yaşanmaya ve hatta trafik sorununun hiç yaşanmadığı Derviş Eroğlu caddesinde önemli trafik sorunu yaşanmaya başlandı. Yaşam Vadisi’nin oradaki fıskiyeli kavşak acayip tıkanır oldu.
Aynı sorun Adakent kavşağında da yaşanıyor. Zira Büyükşehir Belediyesi orada da benzer bir çalışma yapıyor. Bu çalışmalar Beylikdüzü’nde trafiğin rahatlamasına katkı sunmadığı gibi sorunların büyümesine neden oldu.
5M Migros’un bulunduğu Organize Sanayi’ye giden ana caddede benzer trafik sorunu yaşanıyor. Yani Beylikdüzü’nde trafik çile olmaya başladı. Trafikle ilgilenenler bu konuda çözüme katkı sunacak bir çalışmayı henüz hayata geçirmediler. Sadece bazı dönüşleri iptal ediyorlar. Mesela Atatürk Bulvarında Cumhuriyet Mahallesi Muhtarlığının yanından çamlık Caddesi’ne dönüş vardı. Bu dönüş de kapandı. Halbuki burası ışıklı kavşaktı ve kameralar çalışıyordu. Yani hatalı dönüşlere cezalar kesiliyordu. Işıklı geçiş kontrol sistemi devam etmesine rağmen Büyükşehir  Belediyesi bu dönüşü de kapattı. Ancak Büyükşehir’in kapattığı bu dönüşler trafiğin rahatlamasını sağlamadı. Bunları Büyükşehir yetkilileri görmez mi? İnceleyip gereğini niçin yapmazlar anlamış değilim.
Beylikdüzü Belediyesinde tartışmaya neden olan biraz da Büyükşehir’in bu çalışmaları idi. AK parti İlçe Başkanı bir kamu yetkilisi gibi sarı yeleği giymiş ve bu çalışmaların başında durmuş, fotoğraf çektirmiş. Sosyal medyada paylaşmış. Bu çalışmanın sebebi ve yetkilisi benim demeye getirmiş. CHP grup sözcüsü bunu söyleyince başta Ebru Habip olmak üzere Ak Partililer de seslerini yükselttiler, “tabi yapacak size mi soracaktı” falan diye.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hem konuyu tartıştırmamak için, hem de trafikte birlikte çalışmanın önemini vurgulamak için bir konuşma yaptı. Bir Avrupa Şehrine gittiğinde oranın Ulaşım daire başkanının kendisine, ülkelerindeki trafik sorunuyla ilgili olarak; “trafikle ilgili kanunların kolay değişemediğini, zira bunlar partilerin kafalarına göre yapacağı çalışmalar olmadığını, trafiğin milli afet programı gibi siyaset üstü bir konu olarak ele alındığını, bundan da kendisinin çok etkilendiğini” söyledi.
“Belediye başkanı olduğundan beri İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile trafikte ortak çalışılması konusunda fikir birliği yaptıklarını, ancak bunun pratiğe yansımadığından” şikayetçi oldu. Aynı Büyükşehir Belediyesi’nin “Beylikdüzü Metro hattının hayata geçmemesinin sebebi olarak kendilerine Kanal İstanbul projesinin netleşmesinin beklendiğinin söylediği “bilgisini verdi.
Yani il ve ilçe belediyesinin çalışmalarda uyumlu olmanın şart olduğunu, ancak pratikte kurumların uyumlu çalışmayı rafa kaldırdığını söyledi.
CHP grup sözcüsü Doğan Subaşı da Büyüşehir Belediyesi’nde trafik komisyonunda görev aldığını, “orada komisyonda muhalefetten bir kişinin yer aldığını, ama Beylikdüzü’nde muhalefetten iki üyeye yer verdiklerini” anlatarak daha demokratik davrandıklarını söyledi.
Ve elbette buna Ak parti grubundan hemen itirazlar geldi, “efendim encümende de bu duyarlılığı bekleriz” diye. Sanki kendileri iktidarda olduğu yerde bu kadar demokratik davranıyorlarmış gibi!
Ülkemizin temel sorunu bu anlayış olduğu kanısındayım.. Kimse kendi anti demokratlığını görmüyor. Herkes kendisine demokratik davranılmasını istiyor yalnızca.  Kim nerede iktidarda ise orada muhalefete demokrasi yok, halk bizi yetkilendirdi anlayışı hakim. Bunu kimse görmüyor, herkesin gözü kapalı aklı yok sanılıyor. Siyasete güven de burada kaybolmaya başlıyor zaten.
Beylikdüzü’nde her gün daha da karmaşık hale gelen trafik iktidarın da muhalefetin de ortak sorunu olmalı. Bunlar yerel siyasetçi olduğuna göre ikisinin de önceliği buradaki trafik sorununun çözümü olmalı. Rahata kavuşmayan trafik, siyasetçi olarak onların başını ağrıtacaktır. Bu sorunu birlikte çözmelidirler. Ancak biz bu duyarlılığı görmüyoruz.
Beylikdüzü’nde her iki partinin temsilcilerinin olduğu bir trafik komisyonu var. Bu komisyon bu konuda ne söylemiş biz bunu mecliste öğrenemedik. Ancak atışmaları ve sataşmaları gördük.

Siyaset halk için, halkın sorunlarını çözmek için yapılmalıdır. İktidar olan da muhalefet olan da bu konuda ne yaptıklarını anlatmalı, nelerin niçin yapılamadığı konusunda bilgi vermeli ve siyaset, herkesin üstüne düşeni yaptığı bir arena olmalıdır. Siyaset birbirine laf yetiştirme, lafla galip gelme alanı olmamalıdır. Halk sizden çaba ve çözüm bekler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder