TBMM’sinde Anayasa değişikliği görüşmeleri yapılıyor.
Değişiklik paketinin bütünü üzerinde yapılan görüşmeler tamamlanıyor ve
oylamaya geçiliyor.
Kanun gereği birincisi, bu konularda siyasi partiler grup
kararı alamıyor.
İkincisi, oylama gizli yapılıyor.
Grup kararı alınamıyor ama AK Parti başkanı, Başbakan Sayın
Binali Yıldırım partisinin milletvekillerini, anayasa görüşmeleri başlamadan
toplayıp görüştü. “Bizden fire çıkmaz” dedi. Yani grup hep birlikte aynı kararı
verecekmiş. Bunu çok da antidemokratik saymayabiliriz.
Ama Mecliste oylama kanun gereği gizli yapılacaksa, Oraya oy
kullanma kabinleri kurulmuş ise, kanun yapacak, en önemli kanunu, Anayasayı
değiştirecek siyasi partilerin, onların milletvekillerinin önce kanunlara
uyması gerektiğini herkesin bilmesi, kabullenmesi gerekir.
Eğer mecliste ezici çoğunluğu bulunan iktidar partisi teklif
getiriyorsa onların, bu konuda daha duyarlı davranması gerekir. Eğer onlar buna
özen göstermez ise gelecek değişiklikle anlatılan bütün olumsuzlukları
yapacakları konusunda da haklarında anlatılanları doğrulamış olurlar.
Bölgemiz milletvekili Sayın Ali Şeker’in kamerasıyla meclisten
yaptığı canlı yayından izliyorum. Sağlık Bakanı oyunu açıkta kullanıyor. CHP’li
milletvekilleri onu uyarıyor. Sayın Bakan ulan’lı, cümlelerle nasıl bağırıyor
onlara anlatmak kolay değil; “suç işliyorsam size ne, size mi soracağım nasıl
oy kullanacağımı” diyor.
Bir başka Ak partili milletvekili, kardeşi FETÖ terör
örgütünden tutuklu olan milletvekili yüzünü meclis üyelerine dönüyor, açıkta oy
kullanıyor. Kanunları çiğnemeyi gizleme gereği duymadan.
Sanırım böylece kendisinin FETÖ'cü olmadığını, ne kadar
“sadık biri olduğunu” ispatlamış oldu.
Üç Ak Partili erkek milletvekili aynı anda aynı oy kullanma
kabininde oy kullanıyor.
Bu anayasa değişikliğine destek veren MHP’li Celal Adan,
kameranın net görüntüsünde AK partili Ayşenur Bahçekapılı ’ya kullandığı oyu
gösteriyor. Sayın Bahçekapılı gülümsüyor.
Bütün bunlar bir suçlama değil. Ayni ile vaki. Kameradan
canlı izliyoruz.
Sonra, Celal Adan
sosyal medyada bunları yalanlıyor,” iftira atıyorlar” diyor. “Bunu söyleyenler
şerefsizdir” diyebiliyor.
Ana Muhalefet partisinin “rejim değişiyor” dediği bir
ortamda, İktidar partisinin, “rejim değil yönetim sistemi değişiyor” diye
savunma yaptığı bir dönemde gerçekte anayasamızda çok önemli bir değişiklik
yapılıyor. Cumhurbaşkanına önemli YASAL YETKİLER veriliyor.
Efendim, “Cumhurbaşkanı bugüne kadar da çok önemli yetkiler
kullanıyordu” deniliyor. Kullanılan bu yetkiler çok da yasal değildi. En
azından alışagelmiş değildi. Teamüllere uymuyordu.
Bundan dolayı da MHP genel Başkanı Bahçeli, “ bu fiili durumu
yasal hale getirelim diye” bir söz söyledi ve bu süreç başladı.
Demek ki bu fiili durum dediğimiz Cumhurbaşkanının
kullandığı yetkiler kanunlara uygun değildi. Bunu bu değişikliğe destek veren
partinin genel başkanı söyledi. Hükümet de bunu kabul etti ve bu değişiklik
çalışmaları başladı.
Yasalara uygun olmayan bir şekilde ülkeyi yönettiği iddia
edilen bir ortamda, Cumhurbaşkanına daha kuvvetli ve çok etkili uygulama
yetkileri veriyoruz. Tarafsız olacak, kanunlara uygun olacak şekilde yönetecek
diyoruz!
Meclisteki oylamada kanunları açık biçimde hiçe sayan çok
güçlü bir siyasi parti var ve bize diyor ki; siz korkmayın bu yapılan
değişiklikle size daha iyi, daha demokratik hizmet edeceğiz. Daha demokratik
bir ülke yaratacağız.
Gizli yapılması gereken oylamanın ihlal edilmesi, en azından
o oylamanın geçersiz olmasını şart kılar. Kim uygulayacak bunu?
Gücün yetiyorsa gel de uygula!
Türkiye bu hale gelmişse vay halimize…
Bugün iktidardan yana olanların korkusu olmayabilir. Ya
yarın ayrı düşerseniz ne olacak?
Demokrasi herkese lazım.
Karar milletin.
.......................
YanıtlaSil